Günümüzde birçok kişi meme hacminin vücut anatomisine kıyasla daha büyük olmasından dolayı meme küçültme operasyonuna ya da tıbbi adıyla redüksiyon mamoplasti işlemine başvurmaktadır. Bu plastik cerrahi işlemine başvuran hastalar arasında sıklıkla gözlemlenen şikayetler arasından meme hacminin büyük olmasıyla postürde oluşan değişiklikler yer almaktadır. Bazı hastalarda da iri göğüs hacmi kişinin psikolojisini oldukça olumsuz etkileyebilmektedir.
Meme küçültme ameliyatı, augmentasyon plasti (meme büyütme ameliyatı) operasyonunun aksine göğüsteki fazla dokunun hastanın vücut yapısına uygun olarak alınması veya hafifletilmesi işlemi olmaktadır. Alınan fazla göğüs dokusu sonrasında hasta, normal yaşantısını daha konforlu bir şekilde devam ettirebilmektedir. Ayrıca ileride karşılaşılabilecek duruş bozuklukları gibi fiziksel sorunlarında önüne geçilebilmektedir.
Her kadın vücudundaki tüm detayların orantılı ve estetik bir görünümde olmasını ister. Bunun için de çeşitli estetik operasyonlarına başvurabilmektedir. Günümüzde göğüs bölgesi için yapılan estetik operasyonlarına başvuran hastaların sayısı da giderek artmaktadır. Meme küçültme ameliyatı da göğüs bölgesine yapılan cerrahi plastik işlemlerinden bir tanesi olmaktadır.
Öte yandan meme küçültme ameliyatı sadece göğüslerin estetik bir görünüme kavuşması için yapılmamaktadır. Meme hacminin büyük ve iri olması zamanla hastada ağırlık hissi yaratarak duruş bozukluğuna, meme sarkmasına ve bel ağrısına neden olmaktadır. Bu durumda kişinin kendinde duyduğu özgüveni kaybetmesine neden olmaktadır. Ayrıca kişinin yaşam kalitesi de bu olumsuz durumlardan fazlasıyla kötü etkilenmektedir.
Bu yüzden meme küçültme ameliyatı ile hem estetik, simetrik ve orantılı bir göğüs görünümü kazandırmak amaçlanırken aynı zamanda kişinin fiziksel ve psikolojik sorunlarına da çözüm bulunmaktadır. Meme küçültme ameliyatı ile kişinin yaşam kalitesi oldukça artmakta ve günlük aktivitelerindeki kısıtlanma hissinden kurtularak daha konforlu bir hayat sürmektedir.
Meme küçültme ameliyatı için kişinin vücut gelişiminin durmuş olması gerekmektedir. Bu yüzden ortalama olarak her insan 18 yaşını doldurduğunda vücut gelişimini tamamlamış olmaktadır. Meme küçültme ameliyatı da 18 yaşını doldurmuş her kadının başvurabileceği bir cerrahi plasti operasyonudur.
Gebelik ve emzirme gibi hususlar da kadınların meme küçültme ameliyatına başvurmadan önce dikkat etmesi gereken detaylar arasında yer almaktadır. Hamile kadınların doğum sonrasında ve emzirme dönemlerini tamamlamış olmaları halinde meme küçültme ameliyatına başvurmaları gerekmektedir. Aksi takdirde meme küçültme ameliyatı sonrasında süt kanallarında olası bir komplikasyon durumu ile karşılaşılabilmektedir.
Redüksiyona mamoplasti, deri ve meme dokusunun altında yer alan fazla yağ dokusunun alınması ile gerçekleşen bir cerrahi plasti işlemi olmaktadır. Birçok estetik operasyonlarında olduğu gibi meme küçültme operasyonu genel anestezi eşliğinde ve ameliyathane ortamında gerçekleştirilmektedir.
Meme küçültme ameliyatı, iki farklı yöntem ile gerçekleştirilmektedir. Bu yöntemlerden ilki olan lolipop kesi tekniğinde meme ucunun etrafında dairesel bir kesi açılır. Bu kesi altından meme dokusundaki fazla yağ çıkartılarak alınır. Gerekli duyulması durumunda meme ucu daha yukarıya taşınarak kesi açılan yer dikişle kapatılır.
Redüksiyon mamoplasti için kullanılan diğer yöntemin adı ise ters T kesi olarak adlandırılmaktadır. Bu yöntemle memenin alt kısmında ters T şeklinde kesi açılmaktadır. Bu kesiden fazla doku ve yağ alınarak çıkartılmaktadır. Daha sonrasında ise kesi açılan yer dikişle kapatılmaktadır.
Meme küçültme ameliyatı ortalama olarak 2,5 ile 4 saat arasında değişen bir zaman diliminde gerçekleşmektedir. Kullanılacak redüksiyon mamoplasti yöntemi ise hastanın meme boyutuna, meme kıvrımına, meme ucuna, meme dokusuna, cilt yapısına ve meme başının omuz ile kalça arasındaki duruş mesafesine göre belirlenmektedir.
Ameliyat sonrası oluşabilecek bir komplikasyona ve cerrahi enfeksiyona karşı hasta, 1 gece hastanede istirahat etmektedir. Ertesi gün ise evine taburcu edilmektedir. Ameliyat sonrasında hasta doktorunun tavsiyelerini dikkatlice dinlemelidir. Bu tavsiyelerinin başında ise verilen reçetedeki ilaçların eksiksiz ve düzenli olarak kullanılması yer almaktadır.
Meme küçültme ameliyatı sonrasında kesi açılan bölgeler yaklaşık olarak 1 hafta içerisinde kendini toparlamaya başlamaktadır. Bu yüzden 1 hafta sonra hasta kendi günlük yaşamına geri dönmektedir. Öte yandan yaraların tamamen iyileşmesi ise 1 aylık bir sürece denk gelmektedir. Bu yüzden hasta, kendini yoran ve yara bölgelerine ağır gelebilecek fiziksel egzersizlerden uzak durması gerekmektedir.
Redüksiyon mamoplasti sonrasında hasta, doktoruna düzenli olarak kontrole gitmek zorundadır. Ayrıca iyileşme sürecinde sigara ve alkolden uzak durmak ve sağlıklı ve dengeli beslenmek de hastanın dikkat etmesi gereken hususlar arasında yer almaktadır. Memenin doğal görünümüne kavuşması ise yaklaşık olarak 1 yıl sürmektedir.
Meme küçültme ameliyatının tıpkı her cerrahi operasyonda olduğu gibi birçok riski bulunmaktadır. Bu risklerin başında ise kanama gelmektedir. Ameliyatı sırasında veya iyileşme sürecinde hastada kanama olabilmektedir. Ameliyat sonrası kullanılan drenler kanama oluşmasını engellemek içindir.
Bir diğer riski ise hasta cerrahi enfeksiyon oluşma ihtimalidir. Meme küçültme ameliyatı kesi açılarak yapılan bir cerrahi operasyondur. Bu yüzden ameliyat sonrasında kesi açılan bölgelerde iltihaplanma gözlemlenebilmketedir. Oluşabilecek bir enfeksiyon durumunda hasta, antibiyotik içeren ilaçlar ile tedavi edilmektedir.
Meme başında ve deride hissizleşme, ağrı, yara izinin kalması ve memede sertlik durumlarda meme küçültme ameliyatı sonrasında hastalarda gözlemlenebilecek diğer komplikasyonlar arasında yer almaktadır.
Her ne kadar meme küçültme ameliyatından sonra hasta bir komplikasyon oluşma ihtimali az da olsa bu ihtimali minimum seviyede tutmak için redüksiyon mamoplasti ameliyatı sonrasında doktorunuz tarafından verilen tavsiyeleri dikkatlice dinlemeli ve uygulamanız gerekmektedir.