Gözler yüzün en belirgin noktalarından bir tanesidir. Öte yandan yaşın ilerlemesinden dolayı yer çekimine karşı koyamayan göz kapakları sarkarak kişinin göz estetiğini bozmakta ve hatta görmesini engellemektedir. Bir diğer ifade ile, kaşlarda, üst ve alt göz kapaklarda zamanla deri gevşemesi meydana gelmektedir. Bu deri gevşemesi göz çevresinde sarkma ve göz altı torbası gibi çeşitli deformasyonlara neden olmaktadır.
Bu deformasyonlar kişinin göz estetiğini bozmak ile kalmayıp aynı zamanda göz önüne gelmesi sonucu kişinin görme duyusundan aldığı verimi azaltmakta ve dolayısıyla yaşam kalitesini düşürmektedir. Göz kapağı estetiği operasyonları da göz ve kaş çevresindeki fazla derinin alınması ile kişinin hem psikolojik hem de fiziksel sağlığını korumayı amaçlamaktadır.
Tıbbi terminolojideki adı blefaroplasti olan göz kapağı estetiği günümüzde birçok insanın başvurduğu bir plastik cerrahi operasyonudur. Göz kapağı estetiği ile asıl amaçlanan detay alt ve üst göz kapaklarında bulunan fazla yağ dokusunun alınması ile sarkma ve göz altı torbasının oluşumunun engellenmeye çalışılmasıdır.
Ayrıca göz çevresinin gerdirilmesi işlemi ile de hastanın oldukça genç bir görünüm kazanması sağlanmaktadır. Çünkü zamanla yaşın ilerlemesi göz çevresindeki derinin eski sıkılığını kaybederek gevşemesine neden olmaktadır. Bu da sarkma ve göz kapağının düşmesi gibi çeşitli deformasyonlara neden olarak kişinin olduğundan daha yaşlı gözükmesine neden olmaktadır.
Göz kapağı estetiği ile amaçlanan hem göz çevresinde estetik bir görünüm oluşturmak hem de kişinin görme yetisindeki zorlanmayı ortadan kaldırmaktır. Bir diğer ifade ile hastalar göz kapağı estetiği operasyonuna sadece estetik kaygılar ile başvurmayıp sağlık açısından da bu plastik cerrahi işlemini tercih etmektedir.
Kişi ilerleyen yaşa bağlı olarak zaman içerisinde cilt elastikiyetini kaybeder. Bunun sonucunda da göz kapağında göz önüne doğru düşme ve sarkma meydana gelmektedir. Bu sorunu yaşayan herkes göz kapağı ameliyatına başvurabilmektedir.
Öte yandan göz kapağı estetiği işlemleri ağırlıklı olarak 30 yaş ve üzerindeki hastalar için daha uygundur. Ayrıca hastanın cerrahi operasyon sonrasında kan pıhtılaşmasına engel olacak bir kronik rahatsızlığı ya da sağlık sorunu bulunmamalıdır. Bir diğer ifade ile, göz kapağı estetiği operasyonu 30 yaşın üzerindeki her sağlıklı birey için tercih edilebilen bir plastik cerrahi işlemi olmaktadır.
Çünkü göz kapağında oluşan yaşlanma belirtileri yaklaşık olarak 30 yaş ve üzerinde kendini göstermeye başlamaktadır. Bu yüzden 30 yaş altındaki bireylerin bu ameliyatı uygulanması tıbbi bir acil durum gerektirmediği sürece tavsiye edilmemektedir. Öte yandan göz kapağı ameliyatı kişinin yaşlanma belirtilerini tam anlamıyla ortadan kaldırmamaktadır. Fakat etkisini yaklaşık olarak 10 yıl gösteren bu ameliyat sonrasında bakışlarını gizlemesine gerek kalmamaktadır.
Göz kapağı ameliyatı 30 yaşın üstünde ve göz çevresinde yaşlanma belirtisi gösteren her birey için tercih edilen bir plastik cerrahi operasyonu olmaktadır. İnsanların göz çevresinde gözlemlenen yaşlanma belirtileri şu şekilde sıralanmaktadır:
Sıralanan bu belirtiler hastanın göz kapağı ameliyatına uygun bir aday olduğu anlamına gelmektedir. Göz kapağı estetiği operasyonundan önce bilinmesi gereken bir diğer detay ise ameliyat gününden 15 gün önce tütün ve alkol kullanımının bırakılması olmaktadır. Hastanın ameliyat sırasında bir travma geçirmemesi adına bu detaya oldukça fazla dikkat edilmelidir.
Yara iyileştirmesini geciktirmesi ve ameliyat sırasında kan pıhtılaşmasını zorlaştırması nedeni ile ameliyat gününden yine 2 hafta önce antibiyotik, kan sulandırıcı ve aspirin gibi ilaçların kullanılması da bırakılmalıdır. Sebebi bilinmeyen rahatsızlıklara ve komplikasyonlara neden olabileceği için ameliyat öncesinde hiçbir bitkisel ilaç da kullanılmamalıdır.
Göz kapağı estetiği iki farklı operasyon ile gerçekleşir. Bu operasyonlardaki en önemli detay hastanın deforme olmuş bölgesinin tespitini yapmak ve ihtiyaç duyulan yere cerrahi işlemler ile müdahale edilmesi gerektiğidir.
Yani başka bir ifade ile hastanın isteklerine ve beklentilerine cevap verilebilmesi için doktorların hastaları ile yapacağı ön görüşmede göz çevresindeki deforme olan bölgenin belirlenmesi gerekmektedir.
Bu ön muayeneden sonra hastaya uygulanan iki farklı göz estetiği operasyonu bulunmaktadır. Bu operasyonlarından ilk üst göz kapağı estetiği için yapılan işlemlerdir. Üst göz kapağı estetiği operasyonunda göz kapağı çizgisinden açılan kesi içerisinden fazla deri ve kas kesilerek alınmaktadır.
Alt göz kapağı işleminde ise kirpik altından açılan kesi içerisinde fazla deri ve kas dokusu kesilerek çıkartılmaktadır. Alt göz kapağı estetiğinin üst göz kapağı ameliyatından tek farkı yağ yastıkçıklarının durumunda kontrolü yapılmaktadır. Olası bir deformasyon durumunda fazla yağ yastıkçıkları da çıkarılmaktadır.
Ortalama olarak 2 saat süren ve genel anestezi eşliğinde ameliyathane ortamında yapılan göz kapağı estetik operasyonundan sonra hasta bir gün hastanede doktor gözetimi altında kalmaktadır. İsterse de ameliyat sonrası evine de taburcu edilebilmektedir.
Göz kapağı estetiği diğer plastik cerrahi operasyonlara kıyasla hastanın en hızlı günlük yaşam aktivitesine dönebileceği bir işlem olmaktadır. Ameliyat sonrasındaki süreç genellikle hasta için kolay ve rahat geçmektedir. Öte yandan göz çevresinde şişlik ve morarma olabilmektedir.
Yaklaşık 1 hafta boyunca hastada ışığa hassasiyet, gözlerini tam kapatamama, bulanık görme, gözde kızarıklık ve yanma hissi, göz kuruluğu ya da fazla göz yaşı dökme gibi belirtiler de gözlemlenebilmektedir. Kesileri kapatmak için atılan dikişler de yaklaşık olarak 5 gün sonra alınmaktadır.
Ameliyat sonrası hasta 3 gün sonra günlük yaşam faaliyetlerine geri dönüş yapabilmektedir. Kullanması durumunda ameliyattan 10 gün sonra tekrar lenslerini takabilmektedir. Öte yandan göz kapağı estetiği yer çekimine bağlı olarak tekrarlanabilen bir plastik cerrahi operasyonudur. Etkisi uzun sürmekle birlikte hastanın ortalama 10 yıl sonra tekrar bir operasyon geçirmesi söz konusu olabilmektedir.